4 Mayıs 2015 Pazartesi








      KARDEŞİMİN HİKAYESİ
             
        
      Zülfü LİVANELİ'nin Doğan Kitap' tan çıkan Kardeşimin Hikayesi bugünkü blog konuğum.

   Roman emekliliğini sakin bir sahil kasabasında geçiren, geçmişte bir çok travma yaşayan, bunların doğrultusunda geçmişi içine gömen, insanlarla iletişim kurmak istemeyen, duygu kaybına uğramış bir adamın hikayesini anlatmakta.

        Kitap görünüşte bir cinayet olayıyla başlamış, ilerleyen bölümlerde cinayet olayı bertaraf edilmiş ve ana karakterimizin geçmişine dönülmüştür. 

           Roman psikolojik, felsefi boyuta giriş yapıyor. Aşkı tanımlıyor genelde aşkı heyecan verici, tutku dolu bir duygu olarak tanımlarız ama burada aşkın ikinci yüzünü yıkımı görüyoruz. Yazar, " Aşk, bir uçurumun kıyısında gözü bağlı yürümektir" demektedir. Aşk ne kadar sevgiyi getirmiş gibi gözükse de acıyı daha büyük bir şekilde getirmektedir. 

            Acı çektikçe unutmaya çalışan bir adam var karşımızda. Çünkü "İnsanın geçmişini araştırması acı veren bir deneyimdi. Mutlu olabilmenin, tek şartı - unutmayı- başarabilmekti. Yaşadığımız sürece acılarımızı aynı şekilde tekrar tekrar yaşamamız mümkün değil.  

            Okunması oldukça kolay, akıcı bir kitap, merak duygusu uyandırıyor kitabı hemen bitirmek istiyorsunuz. Cinayetle başlıyor ve olayı çok farklı bir noktaya bağlıyor. Aşkı farklı bir açıdan sorguluyorsunuz ve tabi ki psikolojiyi, insan olarak birçok şeyi bilinçaltına ittiğimizi ve bizi yönlendirenin  bilinçaltımız olduğunu görebiliyorsunuz.